35 YIL SONRA GREV GELDİ
ANAYASA MAHKEMESİ YILLARDAN BERİ SİYASİ İKTİDARLARIN ISRARLA VE İNATLA SÜRDÜRDÜĞÜ YASAKLARA SON NOKTAYI KOYDU. “BANKACILIKTA GREV YASAĞI YOKTUR.”
Sendikalar demokrasinin tamamlayıcı ve destekleyici unsurları olarak her türlü pazarlık hakkını ve gücünü bünyesinde barındırmalıdır. Gelir kaynaklarının dağılımından karar alma sürecine etki ve giderek çalışan taleplerinin yönetimde yer alması anlamında demokratik sınırlar içerisinde yaptırım gücüyle donanmış sendikalar işverenlerle pazarlık yaptıklarında taleplerini kabul ettirme gücüne de sahip olmuşlardır.
Anayasa Mahkemesi 22 Ekim 2014 tarihli kararıyla 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun sendikal hakları ihlal eden ve engelleyen bir kısım maddelerini iptal etmiştir.
Anayasa Mahkemesinin bizim işkolumuzu doğrudan etkileyen en önemli kararı BANKACILIK HİZMETLERİNDE grev yasağını iptal etmiş olmasıdır. Dünyada uygulaması bulunmayan ve 12 Eylül1980 askeri darbesi sonucunda getirilmiş olan Bankacılık sektöründeki grev yasağı 35 yıl sonra yürürlükten kaldırılmıştır.
Yine Kanunun 25. maddesi sendikal nedenlerle işçiyi işten çıkarmada işverene geniş yetkiler veriyordu. Anayasa Mahkemesinin bu kararıyla artık işveren sendikal faaliyetler nedeniyle işçiyi işten çıkardığı her durumda SENDİKAL TAZMİNAT ödeyecektir.
Oysa yasaya göre fesih halinde işveren sendikal tazminattan kurtuluyordu.
Anayasa Mahkemesi bu konudaki açık bir hak ihlali ve ayrımcılığına son vererek bütün işçiler için sendikal tazminat davası ve işe iade davası açabileceklerine karar vermiştir.
Mahkeme bunların dışında ayrıca “grup sözleşmesine ilişkin uyuşmazlıklarda grev kararı uyuşmazlık kapsamındaki işyerlerinin bir kısmı için alırsa dahi, lokavt kararının uyuşmazlık kapsamındaki başka işyerleri içinde alınabilmesini” öngören kanun hükmünü de iptal etmiştir.
BUGÜN ARTIK EN ÖNEMLİ YASAĞIN KALDIRILMIŞ OLMASI SENDİKANIN PAZARLIK ETME VE TALEPLERİNİ KABUL ETTİRME GÜCÜNÜN KANITLANMASI GÜNÜ OLACAKTIR.